8 Eylül 2008 Pazartesi

algı bozukluğu?!?

bazen kalbi yerinde diye sevinir insan,atışlarını hissettikçe,aynı kalp hatta belki aynı ritimle atar da attığına pişman ettirir bi his hissettirir başka vakit.aynı qrs lerle aynı p lerle ve aynı ritimlerle çalışıp,apayrı duyguları taşıyan nedir.ne yapar insanoğlu da kendini bu hale getirir.anksiyete başlı başına bi tez ödevi olur o vakit.acep bu kadınlara özel bişey midir diye düşünür dururum hasta profiline bakarak.

iki farklı gün iki farklı dünya haline gelir mi soluk aldığın yer.algı nasıl bişeydir ki her hali baştan şekillendirmeye yeter insanoğlunu.hayatın tüm şifreleri onda gizlenir o vakit.kilitler kilitlenir onunla,ya da bohçalar dökülür.adım dediğin şey bi küçük algı bozukluğu oluverir günün birinde.hayat dediğimiz karmaşa aslında saklambaç oyununun erişkin versiyonudur.herkes ebe herkes sobeleme derdinde.her an yeniden değişir oyuncuları.

her şehir insanın yüzüne yansıyan,her dert insanın soluğuna tutunan,her isim insanın kalbinin duvarlarına asılan,yitip gitmeye mahkumken,şehri yüzünde taşımak,derdi solumak,isimleri ise duvarına biraz hafif yapıştırmak lazım.yılların ve yolların ve hatta şehirlerin izleri yansıdıkça yüzünde,insana bir derviş havası kazandırırken,kalbe asılan her bir isim ise sökülmeye mahkum oldukça onu kimsesizler mezarlığı haline getirmekten başka bi işe yaramaz.ama hayat sana ne kazandırırdıklarına bakmaz.çünkü rab bin imtihanı sadece üzerinde tecelli ettirdiği insanlık sıfatlarını taşıyabilmendir.ben taşımaktan onur duydum...

2 yorum:

'gönül telim' dedi ki...

bende onur duyuyorum. sizi tabibime aldım, gercekten hoş hoş, ina daimi olurlar

trypanasoma dedi ki...

senin gerçekten hoş dediğin şeyler hayatın sillelerinin kağıda yansıması,yazan için acı,okuyan için sanatsal...naparsın,hayat bu:)sağolasın sevgi..