skip to main |
skip to sidebar
hal
ben artık hüznün e haliyim.gözlerimin içinde koca bi boşluk,ellerimin içinde,midemin içinde,kalbimin içinde.sözler kalbime değmiyor artık.yoruldum.sabır ilmek ilmek kendini öğretirken bana,saatlerin ucuna astığım ağırlıklar bir işe yaramazken ve imtihan beni en derin yanımdan yakalarken.sabır hiç bilmediğim,hep merak ettiğim şey.ben mecburide sabrı işliyorum.sabrın hal'i oluyorum.var oluyor,yokluktan kurtuluyorum.peki diyorum.mecburide açılan yaralarımı kim sarar benim,kim sarmalar kanayan yanlarımı,patlamış diz kapaklarımı.yaralarıma toprak çalıyorum işte şimdi,en iyi tabip kendinden olandır diyorumve yavaş yavaş kabuk bağlıyorum.ben kendime acımaktan geçiyorum artık.aile kavramına saygımı yitiriyorum.ben belki hiç gezmediğim diyarlara doğru çark ediyorum şimdi.bildiğim bütün gerçekleri sorguluyorum.tek tek masaya yatırıyorum kabuk bağlamış dizlerimi,tek tek yumuşatıp açıyorum.bazen iyileşiyor bazen tekrar kanatıp yeni kabuklar bağlıyorum.zamanım çok burda,ve çok düşünüyorum.düşündükçe bazen yolumu buluyor,bazen kaybediyorum.ve ben insanın en önemli şeyini kaybediyorum burda.tıpkı güvenim kalmadığı gibi ona,ben onun önemini kaybediyorum.ben özgürlük diye geldiğim bu yerde,şimdi hiçbiryere ait olmayan kuşlar kadar özgürüm.ait olmak istemiyordum,al işte şimdi ait değilim,sahip değilim.ben,tek sahibi olan,hesabını sadece o tek'e veren kimseyle bir bağı olmayan biriyim.ben belki ebu zer gibi yalnız yaşayıp yalnız öleceğim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder