7 Haziran 2008 Cumartesi

hüzün


bazen hüzün gelir çöreklenir de yüreğime,bir hal olup taşamaz içerimden.durur seyrederim hüznümü.beni esir alışını seyreylerim.kalbimde umarsız gibi duran bi hüznü,umursamazca sandığım bi seyredişle seyrederim.yaş olup aksın isterim,sel olup taşsın.ama durur da donar ya buz kesmiş kalıp misali.hayretle izlerim.kifayetsiz kalır kelimelerim,ve onları bari yaşayan birileri duysun isterim.akısi olsun bana ait bişeylerin sayfalara.ben,ben olmaktan çıkıp hal olayım,önce bi var da yok olayım,sonra o yoklukla şeref duyayım.ben...ben derken içinden binlerce ene dökülen toprağa,ben diye bağırırken aslında tek derdi farkedilmek olan kadın...yorgunum ve hatta suskun.dibe dalışların en sessizlerini,ve şaha kalkışların idmanlarını yapıyorum beynimde.kendimce içimde biriktiriyorum,sustukça büyürüm,abad olurum zannediyorum.birikiyor,birikiyor,lakin bi volkan edemiyorum.yazıyor,çiziyor ama halimi resmedemiyorum.beni benden iyi bilene,beni herkesten çok sevene,beni tek farkedene varamıyorum.durur da oturursam olaki bi yerde,şu deli gibi üstüme çöreklenen hüzün,söz olup akıyor,harf olup yağıyor da,ben hızına yetişemiyorum.ben belki bi yazan- değil ki yazar-,yaza yaza dünyayı kazan,kederi kara bi kalem yapıp beyaza çizenim.ben ademin torunu,kabil ile habilin soyu,ibrahim silsilesinden gelmiş bi kulum.ebu zer kadar yalnız ama ömer kadar gururluyum.ne oturur ağlarım,ne başımı yaslarım şimdi hemhal olamadıklarıma.mertliğe sığmaz ki anlayamayacaklara anlatmaya çalışmak.eyy yazdığım her kelimeyi,çizdiğim ve oynadığım hayat resmindeki her sahneyi anlayan,eyy anlamakla kalmayıp anladığını da kimseyle paylaşmayan..sadece senin duymanın hazzını duyur bana.seninle hemhal et,gayrı herbiri yalan,herbiri bitmeye mahkum olan aşklara,sevdalara,dostluklara,akrabalıklara bırakma beni.bitip gitmeyeni,yitip tükenmeyeni isteyen şu gönlüme,bitip gitmeyen tek i yitip tükenmeyen bir i duyur.

Hiç yorum yok: